Alanya Kalesi, Orta Çağ’dan beri yerleştiği o dik yamaçlardan Alanya’nın gözcülüğünü yapıyor. Romalılarla, Bizanslılarla, Selçuklularla, Osmanlılarla ve daha nice medeniyetlerle tanışmış. Hepsi hakkında anlatacak birçok hikaye saklıyor. Ayrıca Anadolu’da Orta Çağlar’dan hatta daha da öncesinden bu kadar iyi korunarak gelen ender kalelerden biri. Günümüzde ise açık hava müzesi olarak ziyarete açılıyor. 

Tarihi hikayelerinin zenginliği bir yana tam karşısına aldığı Alanya manzarası da çok davetkar. Alanya’nın birçok yeri kaleden görülebiliyor. En güzel fotoğraf karelerini ise büyüleyici Akdeniz veriyor. Cazibesinin de farkında gibi; birbiri içine geçmiş masmavi tonları, berrak görünümü ile her zaman çok güzel ve huzur verici. 

alanya kalesi

⇒ Otelleri İnceleyin

Alanya Kalesi Nerede? 

 “Alanya Kalesi nerede?” sorusunun cevabı Antalya’dır. Kale, deniz seviyesinden yaklaşık 250 metre yükseklikteki tarihi bir yarımadada bulunuyor. Aynı zamanda Hisariçi Mahallesi’ne bağlı. 

Alanya Kalesi’ne Nasıl Çıkılır?

Alanya Kalesi’ne çıkmak için temel olarak üç yol tercih ediliyor. Bunlardan ilki ilçe merkezinden araçla İç Kale bölümüne kadar çıkmak. Ayrıca Damlataş ve Kleopatra Plajları’ndan kalkan teleferiğe binerseniz Alanya Kalesi’nin Ehmedek kısmında inebilirsiniz. 

Bir diğer seçenek de özellikle kondisyonu güçlü olanlar için kaleye yürüyerek çıkmak. İlginç, dar ve yokuşlu sokaklar ortalama 1-1,5 saat sürebilecek olan bu yolculuğunuzu oldukça keyifli kılabilir. 

alanya kalesi

Alanya Kalesi’nin Tarihi 

Alanya’nın sembolü Alanya Kalesi’nin ilk yapılışı Helenistik döneme kadar uzanıyor. M.Ö IV. yüzyılda kaleden ilk kez bahsedilmiş. Tarih boyunca kale bölgesinde yerleşim görülmüş çünkü burası deniz ve karadan ulaşımın oldukça zor olduğu bir yer. Doğal savunma açısından çok uygun bir konumu var. İlk ismi ise Korakesion. 

Elverişli yeri kaleye olan talebi de artırmış. Öyle ki M.Ö 2. yüzyıl dolaylarında bölge korsanların eline geçmiş ve bir süre onların limanı olarak kullanılmış. Korsanların hakimiyetine ise Romalılar son vermiş ve yapılan savaş sonucunda bu sefer kale Romalıların eline geçmiş. Bu dönem kalenin surlarının genişletildiği ve yeni yapıların inşa edildiği zamana denk geliyor.

Kale Bizanslılarla tanıştığında ise artık gittikçe daha işlek bir liman bölgesi olmaya başlamış. Ayrıca ismi de “Güzel Dağ” anlamına gelen Kalonoros olarak değiştirilmiş. Nihayetinde kalenin esas kuruluş zamanı olarak kabul edilen 13. yüzyıla gelindiğinde ise Selçuklular sahneye çıkmış. 

Selçuklu Hükümdarı I. Alaaddin Keykubat Alanya’ya da kaleye de en parlak dönemini yaşatan kişi olarak tanınıyor. Tam bir dönüşüm başlatarak kalede birçok yapı inşa ettirmiş, eski surları güçlendirmiş ve yenilerini yaptırmış. Örneğin bugünkü mevcut surlar, büyük sarnıçlar, tersane, Kızıl Kule, Tophane, İç Kale’deki saray kompleksi , Ehmedek, Selçuklu Hamamı ondan kalan yapıların yalnızca birkaçı.

Osmanlılar Dönemi’nden kalma yapılardan bazıları ise Süleymaniye Camisi, Bedesten, Arasta ve geleneksel Alanya evleri. Selçuklular döneminde ismi “Alaiye” olarak değiştirilen kalenin yeni adı ise Mustafa Kemal Atatürk’ün isteği doğrultusunda Alanya Kalesi olmuş. 

alanya kalesi

Alanya Kalesi Kalesi’nin Özellikleri 

Tarihi Alanya Kalesi hakkında söylenecek çok şey var ama bu özel yapı hakkında belli başlı özelliklerden bahsetmek gerekirse şunları listeleyebiliriz:

  • Alanya Kalesi 6,5 km uzunluğundaki surlarla çevrili.
  • Kalede ortalama 140 tane burç bulunuyor.
  • Şehrin su ihtiyacını karşılamak üzere yapılan yaklaşık 1200 adet sarnıca sahip. Bazıları günümüzde de kullanılıyor.
  • Yapıda ayrıca 83 adet kale yer alıyor.
  • En yüksek yeri deniz seviyesinden 250 metre yukarıda bulunuyor.
  • Yaptırılış yılı tam olarak bilinmese de 1221 senesinde Selçuklu Hükümdarı I.Alaaddin Keykubat tarafından inşa ettirildiği kabul ediliyor. 
  • Yaptırılış amacı ise karadan ve denizden gelen saldırıları engellemek.

alanya-kalesi

Alanya Kalesi’nde Ne Yapılır? 

Alanya Kalesi’nin hikayesi Helenistik döneme kadar uzanıyor; kalın ama heyecanlı bir tarih kitabı gibi. Kale sınırlarına adım attığınız andan itibaren kapağı açıp yüzyıllar öncesinde dolaşmaya başlıyorsunuz. 

Kaleye teleferikle çıkarsanız ineceğiniz yer Ehmedek bölümü. Buradaki burçların manzarası tam anlamıyla büyüleyici. Manzaranın güzelliği size eşlik ederken yürümeye devam ederseniz yakınlarda karşınıza Süleymaniye Cami, Akşebe Sultan Mescidi, Bedesten, Gemili Mescid, Sarnıç, Selçuklu Hamamı ve Arap Evliyası gibi ünlü yapılar çıkıyor. 

Ehmedek ve Ortakale bölümlerini gezdikten sonra kalenin en etkileyici noktalarından birine ulaşmış olacaksınız: İçkale. Kalenin en güzel manzaralı yerlerinden biri olarak burası içinizdeki fotoğrafçılık aşkını coşturabilecek bir konumda (Kalenin tepesi) bulunuyor. Efsanesiyle ünlü Adam Atacağı İçkale’nin hemen kuzeydoğusunda surlarla bitişik duruyor. Ayrıca Cilvarda Burnu’ndaki manastırlar da görülmeye değer. Alanya’nın sembollerinden biri olan Kızıl Kule ise rengiyle kale semalarında hemen fark ediliyor. Alanya Kalesi’nin kızıl güzeli 5 katlı bir yapı ve Selçuklu mimarisinin en güzel örneklerinden biri. Giriş ve birinci katlar Etnografya Müzesi olarak ziyarete açık. Müzede Alanya’ya ait yöresel eşyalar sergileniyor. Bu bölüme gelmişseniz ünlü Tersane, Tophane ve limana da yaklaşmışsınız demektir. 

Alanya Kalesi hala bir yerleşim yeri olduğu için bölgede tarihi Alanya evlerini de görme imkanınız var. Hatta bahçelerinde otantik yemekler hazırlanıyor. Manzaranın ve yöresel yemeklerin tadını çıkarmak için güzel bir fırsat. Kale çevresinde manzaralı kafe ve restoranlar da yer alıyor. Ayrıca ipek ve dokuma ürünleri de ün salmış. Dilerseniz Alanya hatırası olarak bu ürünlerden satın alabilirsiniz. 

alanya kalesi

Alanya Kalesi Efsaneleri 

Alanya Kalesi gibi uzun uzun bir geçmişi olup da efsanelere konu edilmemiş yapı pek yoktur herhalde. Kalenin Adam Atacağı bölümü işte bu efsanelerden birinin anıldığı yerler arasında. Efsanenin tarihi Romalılar dönemine dayanıyor. 

Romalılar Adam Atacağı’ndan suçluları uçuruma atarlarmış. Yani burası ölüm cezalarının verildiği yer. Yapının derinliği ise  yaklaşık bir 15 metre kadar. İlginç bir olay da iki suçlunun dövüştürülüp mağlup olanın aşağı atılması ve kazanana ise yaşaması için bir şans daha verilmesi. Yalnız iki suçludan dövüşü kazanmış olanın hayatta kalması da biraz zor gerçekleşen bir olaya bağlı.

Dövüşü kazanan suçlu bir madeni parayı denize düşürmek zorunda. Adam Atacağı’ndan bir madeni para atıp denize düşürmek de öyle kolay değil. Suçlu dövüşü kazansa bile parayı denize düşüremezse ölümle cezalandırılmış. 

Kalenin ünlü bir efsanesi daha var. Yerel halkın dilinden düşmeyen, romantik ve hüzünlü bir hikaye bu: Eleni’nin gözyaşları. Bizans tekfuru Argiles’in kızı Eleni fakir bir çobana aşık olmuş ve bu nedenle babası tarafından kaledeki bir zindana kapatılmış. Sonuçta Eleni zindanda geçen günlere ve babasına rağmen aşkından vazgeçmemiş. Onun gözyaşları ise Damlataş’a kadar tüm tepeyi ıslatıp, buraları ağaçlandırmış. 

Alanya Kalesi Giriş Ücreti Ne Kadar? 

Açık hava müzesi olarak halka açılan Alanya Kalesi’nin girişi ücretlidir. Ayrıca Müze kart geçerlidir. Giriş ücretlerini ve ziyaret saati bilgilerini ise resmi sitesi üzerinden takip edebilirsiniz. 

Giriş ücretlerini ve ziyaret saati bilgileri için tıklayın.

Alanya Kalesi’nin yeri tarih, kültür ve deniz turizmi bakımından ülkemizin en güzel turistik noktalarından biri. Kale dışında burada ve çevresinde daha görebileceğiniz birçok yer var. Kalenin yakınlarındaki en popüler yerlerden bazıları şunlar:

  • Kleopatra Plajı
  • Damlataş Plajı
  • Damlataş Mağarası
  • Sapadere Kanyonu
  • Çarşı
  • Syedra Antik Kenti
  • Dim Mağarası
  • Alanya Arkeoloji Müzesi
  • Alara Çayı