Havalar ısınmaya, sokaklar cıvıl cıvıl olmaya başlamışken tatil havası etrafımızı çoktan sarmaya başladı. Peki Türkiye’de hangi adalarda tatil yapabiliriz? Hafta sonu kaçamağı yapmak, daha sakin bir tatil hayalini kurmak ya da şehrin gürültüsünden bunalmış biraz olsun huzura adım atmak istiyorsanız birbirinden görkemli adalar tam size göre bir tatil sunacak. Görkemiyle büyüleyen, güzelliğiyle baş döndüren birbirinden güzel adaların bu yaz keyfini çıkarmanın tam zamanı! İçimizi ısıtan renkli sokaklarında yürümek, daha çok butik huzur arayanlar, keşfedilmeyen güzellikleri keşfetmek isteyenler için adalarda tatil keyfi bir başka olacak. Hayatın daha sakin aktığı, daha berrak bir denizle karşılaşacağınız ve havasını içinize çekerken huzurla bütünleşeceğiniz adalarda birbirinden manzaralı otellere ulaşmak için linke tıklamanız yeterli olacaktır. Şimdi o birbirinden muhteşem adalar!
1) BOZCAADA
Bozcaada Türkiye’nin Ege sınırları içerisindeki en büyük ikinci adasıdır. Çanakkale sınırları içerisinde bulunan bir ada ilçesi olan Bozcaada en güzel adalardan biridir. 500 yılı aşkın süredir Rumlarla Türklerin bir arada yaşamaktadır. Son yıllarda şehir yaşamından bunalmış insanların ilk durağı olan muhteşem güzellikte yerdir. Çevreci olması özelliğiyle bilinen ada, yazın esen poyrazı sayesinde her daim serindir.
- Akvaryum Koyu’nda berrak denizi sayesinde yanınıza alacağınız şnorkel ve deniz gözlüğü sayesinde eşsiz bir denizaltı deneyimi yaşabilirsiniz.
- Günbatımını izlemek için en iyi aktivite batı ucunda yer alan rüzgar güllerini izlemektir. Sessiz bir günbatımını izlerken, çok güzel bir manzarayla başbaşa kalacaksınız.
- Adanın rengarenk çiçekleriyle süslü Rum Mahallesini gezmeden dönmemenizi öneririz.
- Adanın en yüksek tepesi olan yer Göztepe’dir. Buraya çıktığınızda adanın tüm güzelliklerini bir arada bulacaksınız.
- Bozcaada denildiğinde akla ilk gelen Ayazma Plajı’nın altın rengi kumu ve ışıl ışıl deniziyle deniz keyfinizi taçlandırabilirsiniz.
- En önemlisi Bozcaada kurabiyesi adeta adanın bir sembolüdür. Damla sakızlı ve bademli kurabiyesini denemeden dönmemenizi öneririz.
- Şarap kültürüyle bilinen Bozcaada’nın en eski geleneklerindendir ve her şarabın ayrı hikayesi vardır.
2) GÖKÇEADA
Gökçeada Türkiye’nin en büyük adası olup, Türkiye için güneşin son battığı yer olarak da biliniyor. Sessiz ve sakin olmasıyla bilinen Gökçeada, doğanın sesini dinlemek ve özel yerli tatlara düşkün olanlar için en ideal bölge. Yunan, Ceneviz, Bizans ve Osmanlı kültürleri, doğal yaşamının zenginliği, çoğu adada bulunmayan suyun bolluğu ile öne çıkan özellikleri olarak söyleyebiliriz. Windsurf ve Kitesurf için ideal ortama ev sahipliği yalan Gökçeada’ya gelen turistlerin tamamı neredeyse sörf tutkunu desek yeridir.
- Gökçeada’da güneş en güzel Yıldız Koyu’nda ve Tepeköy’de anıt çınarın olduğu yerde batar.
- Zeytinli Köyü’nde mutlaka sakızlı muhallebi yemeden dönmemelisiniz. Bademli kurabiye ise ağızda dağılan tadı ile sizleri mest edecek.
- Gökçeada’yı dolaşırken adanın birçok yerinde sizi zeytin ağaçları karşılayacaktır. Sadece Gökçeada’da yetişen Ladolia zeytin ağaçlarından ağırlıklı olarak zeytin üretimi yapılarak kendine has kokusu ve nefis aromalı ile sofralardaki yerini alır.
- Yıldız Koyu’ndaki kumtaşlarının, deniz suyu ve bakteriler tarafından aşındırılması sonucunda inanılmaz güzel taş heykeller ortaya çıkmış.
- Rüzgarlı havasıyla ünlü olan Gökçeada’da Güzelce Koyu ve Kefalos’ta hem rüzgarsörfü hem de Kite Surf yapılmaya başlandı.
⇒ GÖKÇEADA OTELLERİNİ İNCELE
3) CUNDA ADASI
Ayvalık’ın karşısındaki ada olarak bilinen Cunda’nın, Piri Reis’in Bahriye’sinde geçen Yunda Adaları’ndan Galat olduğu düşünülüyor. Ulusal kurtuluştan sonra düşman birliklerine ilk karşı koyan kahraman komutanın anısına adaya ‘’Alibey Adası’’ adı verilmiş. Dar sokakları, şarap evleri, butik otelleri, balık lokantaları ve kafeleriyle ünlü olan Cunda adası restore edilen taş evleri ile daha da bir güzelleşiyor.
- Masmavi denize bakan sahilinde sizleri ağırlayacak olan Cunda sahilinde sıkça tercih edilen balık restoranları ve kafelerinde manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
- Ayvalık Cunda otellerinde her tatil bütçesine uygun fiyatlarla dilediğiniz otelde konaklama sağlayabilirsiniz.
- Görülmesi gereken pek çok doğal ve tarihi güzelliği barındıran Cunda, çok sayıda manastır bulunan eşsiz manzarası size manastır tepelerinden adanın ve Ege Denizinin keyfini çıkarabileceğiniz bir ortam yaratıyor.
- Ulaşımı oldukça kolay olan adaya Balıkesir’in Ayvalık ilçesinden motorlar ile yaklaşık 20 dakika içerisinde ulaşım sağlayabilirsiniz.
- Dalış, koy turları, sörf ve yelen gibi pek çok su sporlarını yapabilme imkanınız bulunmaktadır.
- Ayvalık ilçe merkezine 8 km güneyinde bulunan Şeytan Sofrasını ziyaret edebilirsiniz.
4)BURGAZADA
İş stresi koşuşturmacalar derken kısa bir molaya ihtiyacınız var ancak şehirden de uzaklaşamıyorsanız kafanızı dinlemek için en uygun rota Burgazada olacaktır. Prens Adalarından üçüncü en büyük adası olan Burgazada, aynı zamanda Sait Faik Abasıyanık’ın ikinci evi olarak da bilinir. İlk ayak bastığınızda sizleri sahildeki çay bahçeleri ve birkaç meyhane karşılayacaktır. İster hafta sonu kaçamağı, ister hafta içi fırsat buldukça tercih edebileceğiniz rota olmalıdır.
- İskeleden yaklaşık yarım saatlik bir mesafede bulunan Kalpazankaya, Burgazada’nın en meşhur destinasyonları arasında yer alıyor. Eşsiz ada manzarasını seyre dalacağınız yerler arasında bulunuyor. Sevdiklerinizle manzaraya karşı içeceklerinizi yudumlayabileceğiniz en keyifli noktalardan biri.
- Edebiyat dünyasının önemli isimlerinden Sait Faik Abasıyanık’ın ailesiyle beraber yaşamını sürdürdüğü, Türkiye’nin en çok ziyaret edilen müze-evleri arasında bulunan müze, sanat tutkunları için kapılarını aralıyor.
- İsa Tepesi’nde konumlanan Hristos Manastırı, rivayete göre Antik Yunan dönemine ait bir tapınağın arkeolojik kalıntıları üzerine kurulmuş ve bu sayede bugün oldukça dikkat çekiyor. Adalar manzarasından masmavi denize kadar olağanüstü bir manzaraya da sahne oluyor.
- Sait Faik’in bugün müze olarak kullanılan evinin çalışma odasına bakan Aya Yani Kilisesi, 842 senesinde kurulmasıyla Burgazada’nın en eski mimarileri arasında bulunuyor.
- Madam Marta Koyu’nda eşsiz bir manzaranın ve kumsuz bir plajı sizleri karşılayacağı yer. Rivayete göre Madam Marta adında bir kadının, bu koyda kendini denize bırakışıyla son buluyor ve o gün bugündür birçok insan tarafından ziyaret ediliyor. Gençler sıklıkla tepe kısmında kamp yapıyor.
- Burgazada’nın noktalarından biri olan Süt Koyu, daha çok ada haklının denize girmek için tercih ettiği bir plaj ve kalabalıktan uzaklaşmak için ideal bir alternatif sunuyor.
5) SEDİR ADASI
Marmaris Sedir Adası, yabancılar arasında Kleopatra Adası olarak da bilinen, ancak asıl adını eskiden adada bolca bulunan ve artık hiç kalmayan Sedir Ağaçları’ndan almıştır. Rivayete göre Mısır Kraliçesi Kleopatra ile Roma Komutanı Antonius’un burada buluştuğu ve kumların gemilerle Mısır’dan getirildiği söylenir. Genellikle adaya Balayı Adası ve Aşk Adası diyenlere de rastlanır. Kleopatra Plajı sapsarı kumu olan harika bir plajı olduğu için adadan çok bu plaj daha meşhurdur. Sahile terlikle girilmiyor, kumun olduğu alanlarda güneşlenmek yasak ve hiçbir şekilde kumu götürebileceğiniz herhangi bir olasılığa izin verilmiyor.
- Kleopatra Plajı’nın kumlarının özel olarak Afrika’dan geldiği söyleniyor. Kumlar özel biçimde oluşan Kalker damlacıklarıdır ve Sedir Adası dışında sadece Girit Adası’nda görülür.
- Cedrae Antik Kenti ve kalıntılarının bulunduğu bölgede Roma döneminden kalma tiyatro, agora gibi bir çok eser de hala ayakta kalmayı başarmış.
- Gezi ve piknik alanı olarak kullanılan adayı gezerken denizin ve kumsalın tadını çıkarmayı unutmamanızı öneririz.
- Ada’ya tekneyle ulaşmak için Çamlık İskelesi’ni kullanmanız gerekiyor. Sedir Adası’nda kaldığınız süre boyunca bu köyden 9 km uzaktaki Boncuk Koyu’na da gidebilirsiniz.
⇒ SEDİR ADASI OTELLERİNİ İNCELE
6) KEKOVA ADASI
Sadece Antalya’nın değil, Akdeniz dünyasının en temiz denizine sahip olan Kekova ve çevresi koruma altına alınmış olmasına borçludur. Kekova; Uçağız ve Kale (Simena) köylerinin karşısında uzanan büyükçe bir adadır. Sadece tekne ile ulaşılabilir. Üzerinde yerleşim yoktur. Uç kısmında bulunan Tersane Koyu’na tekneler demirlemektedir. Uçağız’dan bu bölgeye tur düzenleyen bir çok teknede su altını izleyebileceğiniz cam pencereler mevcuttur.
- Tatilinizi yeni bir şeyler öğrenmek, dinlenmek ve eğlenmek üzerine şekillendirecekseniz ideal rotalardan birisi olmalıdır.
- Masmavi denizi, denizden gelen berrak su kokusu ve rüzgarın huzur veren sesiyle kendinizi bulacaksınız.
- Turkuazın en güzel tonuna sahip olan suyun altını görebilmek, yunusları ve karetta karettaları yakından izlemek, suyun altına gömülmüş o güzel Batık Şehri tekneden gözlemlemek yaşanacak en özel hissiyatların içinde sayılabilir.
- Bizans devrine ait bir kilise yapısı vardır ve kazı yapılmadığı için tarihini bilmediğimiz bu adanın her tarafı kalıntılarla doludur.
- Profesyonel ve amatör dalışçılar için ideal bir alan olarak bilinir.
⇒ KEKOVA ADASI OTELLERİNİ İNCELE
7) BÜYÜKADA
Prens Adaları; Büyükada, Heybeliada, Burgazadası, Kınalı Ada, Sedef Adası, Yassıada, Kaşık Adası, Sivri Ada ve Tavşan Adası olmak üzere toplam 9 adadan oluşur. Büyükada, Marmara Denizi’nde bulunan ve İstanbul’a bağlı olan Prens Adaları’nın en büyüğüdür. İstanbul’a yakın bir kaçamak noktası olan Büyükada, huzuru arayanların odak noktası olacak. Büyükada sabahına uyandığınızda denizin kokusunu içinize çekmeyi ve kuş sesleri eşliğinde manzaranın tadını çıkarmayı unutmayın.
- Büyükada’nın biri kuzeyinde biri güneyinde olmak üzere iki tepesi vardır. Güneydeki tepenin adı Yücetepe, kuzeydekinin ise Manastır Tepesi’dir.
- Ana meydanda bulunan Saat Kulesi’ni, sahil yolu boyunca dizilmiş restoranları, dükkanları ve otelleri ile görürsünüz.
- Büyükada’da motorlu taşıtlara izin verilmemektedir. Adayı bisiklet turu ya da yaya olarak rahatlıkla keşfedebilirsiniz.
- Denize girebilmek için Eskibağ Plajı, Halik Koyu Plajı, Prens Koyu Plajı, Yörükali Plajı, Nakibey Plajı ve Aya Nikola Plajları olan halk plajlarını tercih edebilirsiniz.
- Dilerseniz Aya Yorgi tepesine çıkarak tepedeki kilisede dileklerinizi dileyebilirsiniz. Kiliseye ulaşmak istiyorsanız dik yokuşuna da katlanmanız gerekiyor. Ancak bazı batıl inançlara göre bu ünlü yokuşu çıkarken konuşmamakta gerekiyor.
Yorumlar
0 Yorum