İstanbul’un görkemli delikanlısı, Kız Kulesi’nin büyük aşkı Galata Kulesi tarihte önemli bir yer kaplıyor. Yerli-yabancı turistlerin gezi listesinde çoğu kez en üst sıralarda yer alan Galata Kulesi Bizans Dönemi’nden yadigar. Yüzyıllar boyunca ismi, cismi, işlevi sürekli değişmiş de havalı ve vakur duruşu hep aynı kalmış gibi görünüyor. 

Çoğu şair ve sanatçının da ilham perisi olan Galata Kulesi; efsaneleri, tarihi, mimari özellikleri ile rengarenk bir ruha sahip. Tarihinde çok sayıda felaket atlatan Galata Kulesi hala İstanbul’un en önemli sembolleri arasında bulunuyor. 

Galata Kulesi

⇒ Galata Kulesi Otellerini İnceleyin

Galata Kulesi Kaç Yaşında?

Galata Kulesi’nin yaşını hesaplarken tam olarak hangi yılın baz alınabileceği hakkında farklı görüşler ortaya koyuluyor. Yapı ilk önce bir fener kulesi olarak 528 senesinde ahşaptan inşa edilmiş. Şimdiki görünümüne daha yakın olan formu ise 1348 yılı Cenevizliler zamanına denk geliyor. Sonuç itibariyle Galata Kulesi’nin en az 674 yaşında olduğunu söylemek mümkün.

Galata Kulesi’nin Tarihi

Galata Kulesi tarihi Bizans İmparatoru Anastasius’un yapıyı 528 senesinde inşa ettirmesiyle başlıyor. Yapı, neredeyse 1500 yıllık  bir geçmişi olması nedeniyle aynı zamanda dünyanın en eski kuleleri arasında yer alıyor. Boğaza çok hakim bir konuma sahip Galata Kulesi bundan dolayı o yıllarda gözetleme ve fener kulesi olarak kullanılıyor.

Sonraki dönemlerde ise kulenin kaderi değişmeye başlıyor. 1204 yılında IV. Haçlı Seferleri esnasında büyük zarar gören kule ahşap olduğu için yangınlardan da nasibini alıyor. 1348 senesine gelindiğinde ise Cenevizliler bu sefer kuleyi yığma taştan daha sağlam bir formda inşa ediliyor. 1453 yılında İstanbul’un fethedilmesinin ardından da Galata Kulesi Osmanlılara teslim ediliyor.

Osmanlılar döneminde de kulenin ismi, bazı mimari özellikleri ve kullanım amaçlarında değişiklikler oluyor. Kule yine deprem, yangın gibi doğal afetlerden ötürü zarar görüyor; sık sık restorasyon ve bakım çalışmalarından geçiriliyor. Kule Osmanlılarda genellikle rasathane, zindan, sığınak, yangın gözetleme yeri olarak kullanılıyor.

Galata Kulesi

Galata Kulesi’nin İsmi Nereden Geliyor? 

Galata Kulesi’nin ismi de yüzyıllar boyunca değişikliğe uğruyor. Bizanslılar ona “ Büyük Kule” derken, Cenevizliler ise yapıya “ İsa Kulesi” ismini koyuyor. Galata isminin ise yapıya niçin verildiği hakkında kesin bir bilgiye ulaşılamıyor. Öne çıkan rivayete göre Bizanslılar döneminde bölgede sütçülük çok yaygın olduğu için süt yeri anlamındaki “Galesü” kelimesi kulenin isminin esas kaynağı. Ayrıca ismin Galyalılardan geldiği de söyleniyor. 

Galata Kulesi Nerede? 

Peki, Galata Kulesi nerede? Kule İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde yer alıyor. Kendi gibi aynı ismi taşıyan Galata semtinde bulunuyor. Taksim İstiklal Caddesi’nin sonundaki Tünel Meydanı’na yürüme mesafesiyle birkaç dakika uzaklıkta. 

Galata Kulesi’ne Nasıl Gidilir? 

Galata Kulesi’ne gitmek için birçok seçenek bulunsa da özellikle İstanbul dışından gelen turistler için Taksim yolunu kullanmak genellikle daha kolay oluyor. İstiklal Caddesi’ndeki nostaljik Beyoğlu tramvayına binerek caddenin sonundaki tünele varabilirsiniz. Tünelden sonra ortalama birkaç dakika yürüyerek Galata Kulesi’ne ulaşmanız mümkün. 

galata kulesi

Galata Kulesi Kaç Metre?

Galata Kulesi 9 katlı olup 69.90 metre uzunluğunda. İlk yapılışının ardından Cenevizliler ve Osmanlı Dönemleri’nde yapının boyu uzatılıyor. Dış cephesi tamamen moloz taş örgü olan kulenin ağırlığı ise tam 10.000 ton.

Galata Kulesi’nin Mimari Özellikleri

Görkemli kulenin mimari özellikleri arasında temelde Romanesk; yani biraz Bizans biraz Roma stiline sahip olması yer alıyor. Yuvarlak kemerler, büyük eklemli duvarlar hemen göze çarpıyor. Zaman içinde mimarisinde de birçok değişiklikler gerçekleşiyor. Örneğin Cenevizliler döneminde tepesinde bir haç olduğu söyleniyor.  Özellikle alt bölümlerde Cenevizlilere ait daha fazla unsur bulunuyor. 

Galata Kulesi’ne baktığınızda o sivri, kendine has konik çatı da oldukça dikkat çekici. Aslında fırtınadan ötürü sivri konik çatı bir dönem yok olduysa da 1960’lı yıllardan sonraki bir restorasyon çalışmasıyla yeniden yapıya ekleniyor. Yapıya farklı bir hava katıyor. 

Kulenin yapılış, yeniden inşa edilme ve restorasyon çalışmaları esnasında farklı mimarlar görev almış. Günümüzdeki Galata Kulesi’nin mimarı ise Köksal Anadol.

Galata Kulesi’nin Dillere Destan Efsaneleri 

Galata Kulesi hakkında birçok efsane dilden dile dolaşsa da en popüler hikayesi Kız Kulesi ile olan aşkı. Rivayete  göre Kız Kulesi Boğaz’da tek başına çok üzülüyor. Bunun üzerine karşısına Galata Kulesi inşa ediliyor. Hatta Galata Kulesi’nden uçuşu ile ünlü Hezarfen Ahmet Çelebi de aşıkların mektuplarını taşıyarak adeta bir posta güvercini gibi çalıştığı rivayet ediliyor.

Hezarfen Ahmet Çelebi demişken kulenin en ünlü efsanelerinden birinin başrolünde onun yer aldığı söyleniyor. Yine bir başka rivayete göre 1632 senesinde Galata Kulesi yüzyıllarca konuşulacak bir olaya tanık oluyor. Hezarfen Ahmet Çelebi kendi yaptığı kanatlarla kuleden aşağı kendini bırakıyor ve neredeyse 3358 metre kadar boğazın üzerinde süzülerek Üsküdar’a iniyor. 

1. Murad’ın ise bu durumdan hoşlanmadığı, hatta biraz da korktuğu ve Hezarfen Ahmed Çelebi’yi Cezayir’e sürgüne gönderdiği söyleniyor. Bilimsel açıdan ise olay pek mümkün görünmediği için çoğu tarihçi ve bilim insanı bu başarıyı bir efsane olarak tanımlıyor. 

Galata Kulesi Müze ve Sergi Alanı 

Galata Kulesi içi 2020 senesindeki restorasyondan sonra bir müze ve sergi alanına çevrildi. Yapının içindeki restoran ve kafe kaldırıldı. Müze ve sergi alanında görebilecekleriniz ise:

  • Birinci katta müze mağazası
  • İkinci katta Hezârfen Ahmet Çelebi’nin kuleden uçuşunun animasyonu
  • Sergi alanında kulenin gözlem evi olarak kullanıldığı dönemden bilgiler
  • Üçüncü katta Kurtuluş Savaşı fotoğrafları
  • Dördüncü katta Galata Kulesi’nin surlarına ait bilgi ve eserler
  • Beşinci katta Galata Kulesi ve İstanbul ile  ilgili bazı eserler
  • Altıncı kat geçiş katı
  • Yedinci katta İstanbul’un bazı yerlerini gösteren bir maket
  • Sekizinci katta seyir terası

Galata Kulesi

Galata Kulesi Müzesi’nde geçici ve kalıcı sergiler, etkinlikler düzenleniyor. Bu nedenle bazı değişiklikler meydana gelebiliyor. Gitmeden önce etkinlikleri kontrol etmeniz gerekiyor.  

Detaylı bilgi için buraya tıklayın.  

Galata Kulesi’nde İstanbul Ayaklar Altında 

Galata Kulesi’nin üst katındaki seyir terasından İstanbul’un birçok yerini panoramik olarak görme şansına sahipsiniz. Kuleden müthiş bir boğaz ve İstanbul manzarası seyredilebiliyor. Öyle ki genellikle binadaki iki asansörün önünde sık sık uzun kuyruklar oluşuyor.  Erken saatlerde giderseniz sakin bir şekilde bu büyüleyici manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. 

Galata Kulesi’nde Müze Kart Geçerli mi? 

Galata Kulesi Müzesi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Dolayısıyla müzeyi gezmek isterseniz müze kartınızla giriş yapabilirsiniz. 

Galata Kulesi Giriş Ücreti Ne Kadar? 

Galata Kulesi’ne giriş ücretli.  Giriş ücretlerinde döneme ve koşullara göre değişiklikler olabiliyor;  bu nedenle güncel bilgileri resmi site üzerinden takip edebilirsiniz. Siteden ziyaret gün ve saatleri hakkında en doğru bilgilere ulaşabilirsiniz.

Galata Kulesi

Görmeden Dönme 

Galata Kulesi’nin kendisi kadar bulunduğu yer de tarihi ve kültürel bakımdan oldukça etkileyici. Dibindeki çay-kahve içilecek mekanlar da dahil olmak üzere kulenin etrafında gezip, zaman geçirebileceğiniz birçok yer var. İşte Galata Kulesi’nin yakınında bulunan bazı yerler: 

  • Galata Köprüsü
  • Kamondo Merdivenleri
  • Galata Mevlevihanesi
  • İstiklal Caddesi
  • Asmalımescit
  • Galip Dede Caddesi
  • St. Benoit Kilisesi
  • Kırım Kilisesi
  • Terziler Sinagogu
  • Karaköy
  • Beyoğlu